18 Haziran 2017 Pazar

BAŞARI



# Başarı, yaşamdan hüzün çalar. #

İnsanoğlu hayatı boyunca hep bir yarış ortamı içerisinde kalmıştır. Bu ortam her zaman en iyiyi, en doğruyu ve en başarılı bireyleri çıkarmaya çalışmıştır.

Peki, hayat gerçekten böyle mi olmasını istiyor?

Bizlerin başarılar içerisinde yüzmemizi mi yoksa başarı dalgaları altında boğulup gitmemizi mi istiyor. Hayat pek de öyle acımıyor. Kişi başarı elde edebilir ama bu başarı pek öyle kolay olmayacaktır. Hüzüne karşı, fedakarlığa karşı ve sabıra karşı verilen bir mükafattır. Hayat bize tam da bunu anlatmak istiyor. Dur diyor, kardeşim öyle her iş kolay değil. Elbet istiyorsan benden bir şeyler buna karşın feda edeceklerin olacaktır. Hani derler ya bedava peynir ancak fare kapanında bulunur. Gerçekten de öyle değil mi?

Hayat terazisinde denge kurulabilmesi için iki kefeninde aynı ağırlıkta olması gerekir. Başarı ile bir kefe dolarken diğer kefe hüzünle dolmalıdır. Bu eşitlik adetle veya herhangi bir ölçüm miktarı ile ifade edilemeyeceğinden bunu kur ile ifade etmek gerekecektir. Başarıyı kur’a vurduğumuzda bir başarı hüzün yanında daha ağır gelecektir yani daha değerli olacaktır.

Adı üstünde başarı, baş ve arı ile bütünleşmiştir. Baş olmak için daima ileriye yürüyen tüm riskleri göz önüne alarak koşan bunun içinde arı gibi durmaksızın çalışan bireyler olmayı ön görmez mi? Çünkü başarının anahtarı emek, yorulmak ve mücadele ile ter dökmektir. Başarılı olmak veya başarmak insanlara manevi bir duygu, his ve hatta bir haz yükler. Tabi ki bu hazzı alan doymaz. Şükre dalar. Bilir ki bu başarıyı kişiye muvafakat kılan yaratıcı olan rabbidir. O istemese rüzgarlı bir havada yaprak bile yerinden kımıldamaz. O isterse dağları yerinden oynatır. O isterse her şey olur. Hayat terazisinin asıl sahibi ve adalet hükümdarlığının tek söz sahibidir. O alemlerin yaratıcısı olan bizim rabbimizdir.

Bizler kalem gibi doğru olduktan sonra, eğriliğe manevra yapmadıktan sonra zafer bizlere bahşedilen bir başarı olacaktır. Peki, bu başarı sadece bize mi bahşediliyor? Bence bizim olduğu kadar çevremize ve milletimize hediye edilmiş oluyor. Bizleri mutlu eden ve hayatlarımıza değer katan duygular içerisinde en tepede yer alır. Sadece bize özgü değil, aileye, topluma ve millete aittir. Birlikte iliklerimize kadar hissedebilmek içindir, başarı.

Eğer yolumuz kalem ise her başarı (inananlar için) bizi sadece Allah’a ulaştıracaktır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Sürdürülebilir Geleceğin Yeni Aktörü

Sivil toplum kuruluşları artık klasik yaklaşımların ötesine geçmelidir. Artık yeni geleceğin paradigması olacak kavramı ortaya çıkarıyorum; ...